22.09.2025

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Safi Arpaguş, 18. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’tan görevi devraldı.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Safi Arpaguş, 18. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’tan görevi devraldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı Devir Teslim Töreni, Başkanlık yerleşkesindeki 15 Temmuz Milli İrade Şehit Ali Alıtkan Konferans Salonu’nda yapıldı. Prof. Dr. Safi Arpaguş, Diyanet İşleri Başkanı görevini, Prof. Dr. Ali Erbaş’tan devralarak kurumun 19. Başkanı oldu.

Diyanet İşleri Başkanı Arpaguş, törende yaptığı konuşmada, büyük bir fedakarlık, samimiyet ve gayretle görevini yürüten 18. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’a teşekkür etti.

“Hizmetlerin sürekliliği, fedakar çalışanlarımızın güçlü desteğiyle mümkündür”

Prof. Dr. Erbaş’ın ilmi tecrübesini ve gayretini birleştirerek örnek bir hizmet anlayışı ortaya koyduğunu dile getiren Başkan Arpaguş, “Şüphesiz bu hizmetlerin sürekliliği ve daha ileriye taşınması ancak fedakar çalışanlarımızın güçlü desteğiyle mümkündür. Bu noktada Diyanet İşleri Başkanlığımızın üstlendiği vazife, yalnızca idari bir görev değil; aynı zamanda ilim, irfan ve hikmetle yoğrulmuş bir sorumluluk olarak karşımıza çıkmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Başkan Arpaguş, Diyanet İşleri Başkanlığının toplumun birlik, beraberlik ve kardeşliğini pekiştiren müstesna bir kurum olduğuna da dikkati çekti.

“Bilgi, ahlaktan yoksunlaştıkça insanlık değer kaybetmektedir”

İnsanlığın bilgi ve teknoloji çağında olduğunu belirten Başkan Arpaguş, “Ancak insanlık çoğu zaman bilgi ve teknolojiyi yeryüzünde iyiliğin hakim olması için kullanmamış, istismar etmiş, bilgi ahlakından uzak adımlar atmıştır. Bilgi, ahlaktan yoksunlaştıkça insanlık değer kaybetmektedir.” şeklinde konuştu.

“Eğitimin ruhundan mahrum bırakılan nice genç dimağ bağnazlık, şiddet ve teröre savrulabilmektedir”

Başkan Arpaguş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Eğitimin ruhundan, ilmin mana ve gayesinden mahrum bırakılan nice genç dimağ bağnazlık, şiddet ve teröre savrulabilmektedir. Bu hususta hepimize düşen sorumluluk, öncelikle doğru bilginin ve sağlam kaynağın peşine düşmek. Türkiye Yüzyılı ve Terörsüz Türkiye ideali; sloganı ‘Yeryüzünde iyilik hakim oluncaya kadar’ olan bu kurum ve fedakar neferlerinin çaba ve gayretleri sayesinde vücut bulacaktır.”